Blog Yazısı

Olmak ya da olmamak arasında

Bu yazı 10 Ekim 2019’da Parşömen Fanzin’in “Nasıl Yazar Oldular?” köşesinde yayımlanmıştır. https://parsomenfanzin.com/2019/10/10/nasil-yazar-oldum-irem-uzunhasanoglu/ Olmak ya da olmamak arasında   İki bin on üç senesinde Gümüşlük Akademisi’nde Mario Levi’yle tanıştığımda otuz yaşındaydım. On sekiz yaşımdan beri onun kitaplarını hayranlıkla okuyordum. Romanları ve öykü kitapları vardı, benim için harika bir yazardı, onunla aynı odada oturup aynı havayı… View Article

Yazının devamını oku...

Muhteşem Gatsby

Bu yazı Arka Kapak Dergisi’nin 2018 Mart sayısında yer almıştır.   İhtişamı Geç Keşfedilen Roman: Muhteşem Gatsby İrem Uzunhasanoğlu   Francis Scott Fitzgerald Amerika’nın Caz Çağı ya da Kükreyen Yirmilerdiye adlandırılan döneminde eserlerini vermiş; biri yarım kalmış toplam beş romana ve yüzlerce öyküye sahip, Amerikan Yitik Kuşağı’nın ünlü yazarlarındandır. Onun adını duymamızda en çok payı… View Article

Yazının devamını oku...

Kimlikler Arası Savrulmanın Romanı

Bu yazı Bianet.org’da yayımlanmıştır. https://bianet.org/biamag/kitap/190387-kimlikler-arasi-savrulmanin-romani Deniz Utlu’dan kimlikler arası savrulmanın romanı İrem Uzunhasanoğlu   “Yeniden akvaryumda bir insan olmuştum ve dışarıdaki balıkları izliyordum”   Deniz Utlu’nun öteki olmayı, kimlikler arası bocalamayı, göçü ve kök salma ihtiyacını anlattığı ilk romanı Die Ungehaltenen (Savrulanlar) Almanca’dan dilimize çevrilerek Türkiye’deki okurlarına kavuştu. Ayrıntı Yayınları tarafından edebiyatımıza kazandırılan ve yayınevinin… View Article

Yazının devamını oku...

Tanpınar Romanlarında Kadın

Tanpınar Romanlarında Kadın (Bu yazı Mahur Beste Dergisi Tanpınar Özel Sayısında yayımlanmıştır.) İrem Uzunhasanoğlu   Nuran, Sabiha, Atiye, Leyla… Bu kadınların ortak bir özelliği var. O da hepsinin Ahmet Hamdi Tanpınar’ın kaleminden dökülmüş olmaları. Onlar usta yazarın parıl parıl parlayan kadın karakterlerinden yalnızca dördü… Onları tapınılacak birer varlık olarak betimleyen Tanpınar günlüklerinde “kadın nasıl da… View Article

Yazının devamını oku...

Çavdar Tarlasındaki Yazar / Salinger

Çavdar Tarlasındaki Yazar İrem Uzunhasanoğlu   “Çocukluğum o kitaptaki oğlanınkine çok benziyordu… İnsanlara bundan bahsetmek büyük bir ferahlama getirdi” diyordu Jerome David Salinger ona büyük ün getiren kitabı Çavdar Tarlasında Çocuklar’ın ardından… Bu, ormanın derinliklerindeki evinde inzivaya çekilmeden önce verdiği son röportajlarından biriydi. Salinger kısa sürede sahip olduğu ünden ve yoğun ilgiden bunalıp, şöhretini elinin… View Article

Yazının devamını oku...

Tezer Özlü / Yaşamın Ucundaki Kadın

On Maddede Yaşamın Ucundaki Kadın   “Kalıplardan kaçmak için gidiyorum. Gitmekten yılmayacağım. Kentlere gitmek, kocalara gitmek, geri dönmek, ülkelere gitmek, tımarhaneye gitmek, gene gitmek, gene gelmek, hiçbir şey yıldırmayacak beni. Yaşamı “gitmek” olarak algılıyorum.”     Yaşamın Ucuna Yolculuk / Yaşam ve Ölüm izleklerinin kullanımı   Edebiyat dünyasına baktığımızda çoğu usta kalemin bir ya da… View Article

Yazının devamını oku...

Agatha Christie / Cinayetin Kraliçesini okumanız için on sebep

Cinayetin Kraliçesi’ni okumamız için on sebep   “bir cinayet romanı okuduktan sonra tüm diğer kurmaca romanlar şekilsiz kalcaktır.” Borges   Ölüm Sessiz Geldi – ve bir öldürme metodu olarak Zehir:   Agatha Christie yazın hayatı boyunca yüzlerce karakterini öldürmüştür, kimini boğarak kimini bıçaklayarak ama en çok da zehirleyerek. Bunun sebebi ise aşikârdır, Christie, Birinci Dünya… View Article

Yazının devamını oku...

Fantastik Edebiyatın Efendisi, Tolkien

Bu yazı Arka Kapak Dergisi Temmuz 2017 sayısında yer almıştır.   ‘Buz kesmiş puslu dağların ardında Derin zindanlara ve eski mağaralara Gitmeli buradan şafak sökmeden Solgun ve büyülü altını aramaya…’ Hobbit   J.R.R Tolkien 1937 yılında Hobbit’i yayımladığında kimi eleştirmenler bu kitabın fantastik türde yazılmış sıradan bir çocuk kitabı olduğunu iddia ederken kimileri de bunun… View Article

Yazının devamını oku...

Moskova Petuşki / Verofeyev

Bu yazı Temmuz 2017 Varlık Dergisi’nde yayımlanmıştır. Herkes, ‘Kremlin, Kremlin diyor. Kremlin’i herkesten duydum, ama kendim bir kez olsun görmedim. Kaç kez-belki de bin kez- içip içip ya da sızmış hallerimle Moskova’yı kuzeyden güneye, batıdan doğuya, bir ucundan diğer ucuna, nasıl rast gelirse dolaşmışlığım vardır, ama Kremlin’i bir kez olsun görmedim. İşte dün yine göremedim,… View Article

Yazının devamını oku...

Savaş mağdurlarının sesinden çıkan Nobel

Savaş mağdurlarının sesinden çıkan Nobel / Aleksiyeviç yazısı Bianet.org ‘da yayımlanmıştır. http://bianet.org/biamag/sanat/183529-savas-magdurlarinin-sesinden-cikan-nobel     Belaruslu yazar Svetlana Aleksiyeviç’e 2015 yılı Nobel Edebiyat Ödülü verilme gerekçesi olarak yazılarının çoksesliliği, edebiyatın içinde yeni bir tür yaratmış olması ve acıyı cesurca yazmış olması gösterildi. Kitapları çoksesliydi çünkü binlerce insanın anılarını barındırıyordu. Kitapları yeni bir tür oluşturmuştu çünkü belgeleme… View Article

Yazının devamını oku...